07 Ocak 2014

Adet Gecikmesi

adet gecikmesi

Bünyesel ve çevresel etkenlere bağlı olarak değişiklikler gösterebilen adet gecikmesi kadınların 28 gün içerisinde kanama ile karşı karşıya kalmaması biçiminde tanımlamaktadır. Her gecikme düzensiz adet sendromu olamayacağı gibi her rahatsızlık da sorun unsuru haline gelmemektedir. Üzüntü, stres, yaşam tarzı, iklim değişiklikleri, ilaç kullanımı gibi etmenlerden kaynaklanan adet gecikmesi normaldir. Gecikme, tıp alanında üç kez adet kanaması görmemek şeklinde yer almaktadır. Adet gecikmesinin en önemli özelliği cinsel yaşamı olan bir kişide hamilelik şüphesi uyandırmasıdır. Gebelik endişesi ile karşı karşıya kalan bireyin yapabileceği en ideal yöntem gebelik testidir. Böyle bir durumdan şüphelenmeyen kadınlar adet gecikmelerini çeşitli etkenlere bağlayabilirler. Gebelik haricinde oluşan bu etkenler artış göstermesi halinde doktor muayenesi gerektirebilmektedir.

Adet gecikmesi nedenleri arasında bulunan ruhsal etkenler de sürecin hızlı bir biçimde ilerlemesini sağlamaktadır. Depresyon ve stres nedeniyle değişen adet döngüsü kendini kimi zaman belirtilen tarihlerden farklı günlerde gösterebilmektedir. Böyle bir durumun oluşmasını sağlayan bir diğer etken de kullanılan ilaçlardır. Özellikle yüksek dozajlı antibiyotiklerde görülen bu durum adet düzensizliği için yeterli imkanı oluşturmaktadır. Ağrıları ve şişkinliği maksimum düzeye çıkaran hastalık, bazı durumlarda rahimde meydana gelebilecek kistlerden de kaynaklanmaktadır. Kistlerin vücut içerisinde büyüme fonksiyonları yumurtlama döneminde artış göstermektedir. Adet sancısı ile sonuçlanan bu durum bitkisel tedavi yöntemi ile en aza indirebilmektedir.

Adet söktürücü bitkiler vücudun hem düzenli bir adet döngüsüne sahip olmasını sağlamakta, hem de kan akışını hızlandırmaktadır. İçeriğinde yer alan bitki özlerinin tedavi sürecinde hiçbir yan etkisi bulunmamaktadır. Günümüzde adet gecikmesi sendromunu önlemek için tercih edilen en önemli bitkiler arasında kimyon, safran, papatya, civanperçemi, rezene, anason, havuç tohumu, misk ve adaçayı bulunmaktadır. Kaynatılarak çay şeklinde içilebilen bu bitkiler adet sürecinin sancısız geçmesini sağlamaktadır. Dilerseniz tercihinize göre iki çay kaşığı ölçeğinde dereotu tohumunu döverek hazır hale getirebilir ve bitki çayı olarak tüketebilirsiniz. Kereviz tüketimi bitkisel tedavi sürecini hızlandıran bir diğer alternatif biçiminde yer almaktadır. Çörek otunu karıştırarak yiyebilir, adet sancılarını ve şişkinlikleri en aza indirebilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder